top of page

İlk Bakışta Anksiyete Bozuklukları

Güncelleme tarihi: 12 Eki 2023


Anksiyete bozukluğu kişinin anlam veremediği, çeşitli içsel çatışmalara dayanan, tehdit edilmişlik hissine benzeyen bir tür bunaltı olarak tanımlanmaktadır. Belirtileri kişiye göre değişmekle birlikte etkileri genellikle kasların gerilmesi, karıncalanma, el titremesi, uyku problemleri, odaklanma sorunları, sık idrara çıkma, mide rahatsızlığı, sıkışıklık ya da boşluk hissi, kalp çarpıntıları ile kendini gösterebilir.

Anksiyete bozuklukları kendi içinde panik bozukluk, sosyal fobi, ayrılık kaygısı, agorafobi, genel anksiyete, obsesif kompülsif bozukluk, travma sonrası stres, mutizm gibi başlıklara ayrılır. Herbirinin görülme oranı ve demografik dağılımı farklıdır. Örneğin genel anksiyete toplumlarda yüzde 3 ila 6 arasında, kadınlarda 2 kat fazla görülür. Anksiyetenin 13 - 16 yaş aralığında başladığı bilinmektedir. Ekonomik problemler, çocukluk döneminde duygusal istismara maruz kalmak, öfkeyi uygun bir şekilde ifade edememek, bağımlılıklara sahip olmak, iç çatışmalar yaşamak, kişinin problemini başkasıyla paylaşamaması gibi faktörler hastalığın hem nedeninde hem de gidişatında önemli etkenlerdendir. Anksiyete bozukluklarında kişinin işlevselliğinin düşmesiyle birlikte depresyon riski de artmaktadır. Yeniden genel anksiyete bozukluğu verileri incelendiğinde kişilerin yüzde 38’inde işlevselliğin düştüğü % 62’sinde ise yan tanı olarak depresyon görülmektedir. Bu bakımdan anksiyete bozuklukları ciddi bir halk sağlığı problemidir.


Anksiyete bozuklukları başlığından fobilerin ve panik bozukluğun kadınlarda daha fazla tespit edilmesinde sebep biyolojik ve hormonal değişikliklerden olabileceği gibi cinsiyet rollerine yüklenen sorumluluktan da kaynaklanıyor olabilir nitekim toplum tarafından korkunun erkeklerdense kadınlar için daha kabul edilebilir olması erkeklerin sağlık kuruluşuna başvuru olasılığı azaltmakta ve bu da araştırma sonuçlarına yansımaktadır. Buna rağmen anksiyete bozukluklarından sosyal fobinin erkeklerde ve kadınlarda görülme sıklığı eşit bulunmuştur. Toplumlarda en sık özgül fobiler görülür. Kişi korktuğu şeyle karşılaşmak istemez, ondan kaçar ve mantıklı sayılamayacak yoğunlukta kaygı hissederek gelen düşüncelerle başa çıkmaya çalışır, çözüm arayışına girer. Tedavisinde psikoterapi ya da ilaç kullanılır, bazı durumlarda ikisinin kullanıldığı bir tedavi planı da geliştirilebilir.


Klinik Psikolog

Ömer Faruk Güzelgöz

“Sayfa içeriği yazarın İstanbul Tıp Kitabevinden çıkan Genel Psikoloji ''Psikolojide Temel Bilgiler'' isimli kitabından alıntılanmıştır. Daha fazla bilgi için kitaba erişebilirsiniz. 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserlerini Koruma Kanunu gereği site içindeki tüm dokümanlara ait haklar saklıdır. Site içerisinde yer alan sayfalarda hiçbir doküman, yazılı izin alınmaksızın kopyalanamaz, başka yere taşınamaz, alıntı yapılamaz, internet üzerinde veya her ne şekilde olursa olsun yayınlanamaz ve kullanılamaz. Aynı şekilde 5651 sayılı kanunu kapsamında telif hakkına konu olan eserle yasal haklarının çiğnendiğini düşünen hak sahiplerinin mail yoluyla iletişime geçmesi halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde eser yeniden değerlendirilerek yazılı dönüş yapılır. Yararlanılan kaynaklar, gerekli izinler ve haklar için mail yoluyla iletişime geçiniz.’’


67 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Uyku

bottom of page